8 Şubat 2011 Salı

Yeni Borçlar Kanunu'nda Kira Hukuku

Kira hukuku 6570 sayılı kanun ile düzenlenmiştir. 6570 sayılı Kanun en çok eleştirilen kanunlardan biri olmuştur. Bunun sebebi ise adalet terazisinin kiracıdan yana ağır basmasıdır. Bu şekli ile baktığımız zaman kanun zayıf olan kiracıyı korumaktadır. Ancak bu korumanın da bir eşitsilik yarattığı aşikardır. Kabul edilen borçlar kanunu ile 6570 sayılı kanun hükümsüz hale gelecektir. Çünlü kira hukuku kabul edilen yeni borçlar kanunda düzenleme altına alınmıştır. Kiralayanlar bu yeni düzenleme ve değişikliklere epeyce bir sevindiler. Ancak anlaşılan o ki yapılan düzenlemeler beklentiyi tam anlamıyla karşılamamaktadır. Terazinin kantarının yine kiracıdan yana olmasına karşın kiraya verenin elini kolunu bağlayan bazı hükümler yumuşatılarak düzenleme altına alınmıştır.

Kiraya vereni biraz olsun rahatlacak iki konudan bahsetmek istiyorum.

6570 sayılı kanun ile düzenlenmiş olan, bir ev sahibinin kiracısını yanlızca kendisi, eşi veya çocuklarının mesken,işyeri veya sanat icrası ihtiyacı için tahliye imkanını verilmiştir. Bu düzenleme uygulamada birçok soruna neden olmakta idi. Örneğin bir dede torunana sahip olduğu bir daireyi kiracısını çıkartamadağı için kullandırtamıyordu. Ülkemizde özellikle çekirdek değilde geniş ailelerin daha çok varolduğu düşünülürse bu düzenlememinin değiştirilmesinin yerinde olduğu rahatlıkla söylenebilir. Yeni düzelme ile bu sınırlama genişletilerek; kiraya verenin kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu kişiler, "altsoy" veya bütün olarak "üstsoy"u eklenmiştir. Sıkça duyduğumuz "kızım evlenicek çık" döneminden yeni bir döneme geçilmiştir. Bu dönem bazı çevreler tarafından "Evlatlığım oturacak çık" dönemi olarak da anılmaktadır.


Bir diğer konuda ihtiyaç sebebi ile tahliye edilen mesken veya işyerinin 3 yıl süre ile başkasına kiralanamayacığına ilişkin mevcut düzenlemeye ilişkindir. Bu düzenleme ile kanun koyucu kiralayanların ihtiyaç sebebini ileri sürerek kötü niyetli olarak kiracıyı kolayca tahliye etmesinin önüne geçilmesini amaçlamıştır. Bunun için de bir takım yaptırımlar öngörnüştür. Bunlar 6 aydan 1 yıla kadar hapis ve 3 yıllık kira bedeli tutarınca ağır para cezasıdır. Kanun koyucunun amacı doğru olmakla birlikte öngörülen yaptırımlar uygulamada eleştiri toplamıştır. Yapılan yeni düzenleme ile kiraya veren ev sahibi, söz konusu yasağa aykırı davrandığı takdirde, tahliye ettiği kiracısına, son kira yılında ödemiş olduğu bir yıllık kira bedelinden az olmamak üzere tazminat ödemekle yükümlü olacaktır. Getirilen yeni düzenleme kanunun ruhuna uymakla birlikte hem kiraya verenin hemde kiracının menfaatini karşılamaktadır.

Düzenlemelerin güncel bir çok soruna çözüm getireceğini söylemek mümkün fakat kabul edilen tasarı yürürlüğe girene kadar köprünün altından daha çok sular akacak gibi görünüyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder