25 Eylül 2011 Pazar

25.09.2011 BJK1 - Antalyaspor0 ST Süper Lig

3 gün önce mucizevi bir galibiyetle kazanma serisi oluşturan Beşiktaş için herşeyden önce bu alışkanlığın sürdürülebilmesi adına önemli bir iç saha maçıydı. Herkes yoğun maç trafiğinden şikayet eden oyuncu ve hocları " bi sizmi oynuyosunuz geçin bu işleri" şeklinde eleştiriyor ama bu hafta tüm takımlar yara sarıp dinlenecek ve kafalarını boşaltacakken Beşiktaş ve Trabzonspor önemli Avrupa maçlarına çıkacaklar. Bu yoğun trafik içerisinde hem oyuncuları rotasyona sokmak hem her kulvarda iddasını sürdürmek için kazanma alışkanlığı çok önemliydi.
Maça geçen haftanın etkili ismi Holoskoyla başlayan hoca, sağbek tombalasında bu hafta büyük ikramiyeyi Toramana verdi. Ortasahada Fernandes ve Aurelloyu dinlendirmek adına Ernst ve Veliye şans tanıdı. İlk yarı hücumda etkili olduğumuz çoğu pozisyonda gördük ki hoca Simaoyu ortasahada Veliyi daha çok solda kullanmaya çalışıyordu. Henüz geçen seneki çizgisine çıkamamış Necip ve Ernst'e rağmen ortasahada oyuna hakim olmayı başarmıştık. Pektemek tüm iyi niyetiyle alışık olmadığı kalabalık defansın kucağından kaçıp gerilere kadar geliyordu. Eğer bu dakikalarda yakalanan 3-4 pozisyondan birisi gole çevirilebilseydi, risk almadan, sıkıntı yaşamadan güle oynaya 3 puanı almak işten bile değildi. Fakat Beşiktaş yine bunun yerine son dakikasına kadar izleyenlerin "aman bi kazaya kurban gitmeyelim" duaları eşliğinde maçı tamamladı.
Sahada tartışmasız iyi diyebileceğimiz iki oyuncu Egemen ve Holosko oldu. Özellikle Holosko haketmediği "günah keçisi" etiketine rağmen çok güzel işler yaptı. Takımın sağ bek hariç defans hattı belkide en sıkıntısız bölgemiz haline geldi. Ağır olmasına rağmen oyun bilgisi ve tekniğiyle Sidnei hala kendisine verilen şansı berbat etmedi. Böyle oynamaya devam ederse herhalde o bölgede Egemenle birlikte ilk tercih edilen stoper olacak.
Carvalhal iyi kötü herkese eşit mesafede ve adil bir tavırla vekil hocalık görevini beklenenin çok üzerinde sürdürmeye devam ediyor. Bu farkedildiği için basının ürettiği "hoca Gutiyi harcadı" dedikodularına itibar etmiyor bunun tamamen Gutinin kabahati olduğunu düşünüyorum. Keşke geçen sezonun ilk yarısındaki Guti'yi tekrar izleme şansımız olsa...Ama bu sanırım olmayacak.
 Hocanın oyunun 2. yarısındaki müdahaleleri yine yerinde oldu. Her ne kadar beklenen kaliteden çok uzak olsa da Eduyu alması dahil gerekli hamlelerdi. Fakat gördük ki ne Edu nede Pektemek Almeida kadar etkili olamayacaklar.
En nihayetinde saçma sapan koşullarla başlamış olan bu ligde haneye yazılmış her 3 puan kardır. Hele hele hocamız kolaya kaçıp  elindeki en iyi 11 adamı sahaya sürmek yerine 3 gün sonra takımın çıkacağı Avrupa maçını da hesaba katarak nispeten güçsüz bir takımla sahaya çıkmışsa bu 3 puan daha da değerli bir hal alır. Tek sorun bu 3 puanı alırken 90dk stres yaşıyor olmak. Bir de bundan kurtulursak süper olacak...

2 yorum:

  1. bu sene bilhassa TS ve BJK rotasyonun dibine vurmak zorunda kalacaklar. tam takımlarımız oturdu derken o hafta garip kadrolar görmek zorunda kalacağız sahada. ve bu yüzden de öyle stressiz geçecek maç sayımız bir hayli düşük olacak. İyi hoş biz geçen sene de çok stres yaşamıştık ya neyse : )))

    YanıtlaSil