Sezon başlarında ve sezon sonlarında nedense şöyle bir görüş hakimdir "önemli olan 3 puandır güzel futbol nasılsa gelir/ bu saatten sonra önemli olan 3 puandır yemişim futbolu" Eee başında oynama, sonunda oynama, ortası noel tatili ne zaman oynanacak bu futbol... Lig başlayalı henüz 3 hafta olmuşken puan kaybetmemiş takım kalmadı. Hadi iyi yanından bakıp bunun adına "kıran kırana bir lig" diyelim. Ama büyük takımlarımız artık biraz güzel oynamaya başlasa fena olmayacak.
Bursa maçına baktığımızda kazanılmış çok değerli 3 puan yanında bir türlü istenilen düzeye gelmeyen futbol kalitesi ve mücadele seviyesine şahit olduk. Özellikle Almeidanın olmadığı bu 2 maçta daha çok izleme şansına kavuştuğumuz Edunun verimsiz ve anlamsız futbol anlayışı nedeniyle hücumda bir türlü geçen seneki çeşitlilik ve pozisyon zenginliğine kavuşamadık. Boş alanlara atılacak toplara hareketlenmesi ve ya sırtı dönük aldığı toplarla dönüp vurabilmesi "hantallığı" sebebiyle çok zor olan bu golcü kesinlikle Almeidanın alternatifi olamaz. Olsa olsa ... yazdım ama ne olsa bi türlü adını koyamadım. Garip ama olsa olsa bi bok olmaz demek durumundayım kendisi için.
Bu takımı gol pozisyonuna sokan aksiyonlar çok net şekilde belirlenmiş durumda. Q7 ve Simaonun kanat zenginlikleri ve bu sene çok net gördüğümüz Fernandes ten duran toplar. Simao bu sezon hala hayal kırıklığı yaşatmaya devam ettiğinden. Geriye çok az silah kalıyor. Q7 nin ikili sıkıştırmalarla etkisiz hale getirilmesi Beşiktaşın bütün üretkenliğine son veriyor. Bursa maçına çıkarken 3 stoperin adını 11de görünce hocanında bu gerçeği fark ettiği ve İsmail-Simao-Edu-Q7 ile değişik bir çözüm üreteceğini düşünmeye başladık. Fakat henüz ne amaçladığını anlamadan Rüştünün yaşına yakışan ama adına yakışmayan hatası ile golü yedik. Bu dakikadan sonraki durum sınavda çok iyi çalıştığı yerlerden hiç soru gelmeyen öğrencinin haline döndü. Şimdi daha az bildiği sorulara girişip en azından gidiş yolundan bir kaç puan kapma derdine düşme zamanıydı. Ufak ufak bu yeni senaryoya adapte olmaya çalışırken birden şartları değiştiren bir gelişme daha yaşandı ve Bursa 10 kişi kaldı. Yani bir yerde hoca "defter kitap açık" dedi. Bu noktada hoca "kontra bir kırmızı" yeme ihtimali en yüksek ve bölgesinde alternatifi hazır olan Egemeni dışarıya alarak yerinde bir hamle yaptı. Zaten hocanın oyuncu seçimleri, maç içindeki hamleleri gün geçtikçe daha çok saygı kazanmasına neden oluyordu. Takımı , ülkeyi, şartları tanıdıkça daha doğru reaksiyonlar gösteriyor olması belkide 3 puan yanında gecenin en sevindirici görüntüsüydü.
Bu şartlarda 11-10 devam eden maçta yinede istediğimiz pozisyonları üretemiyorduk. 2.yarının ortalarında Velininde ortasahaya katkı yapabileceğini düşünen hoca oyundan Fernandesi alınca herkesi şaşırttı. Maçtan sonraki açıklamasına kadar bunu zorunlu yaptığını düşündüm ama hoca bunu tercih etmişti. Oysa artık risk alınabilir stoperlerden biri ya da Aurello çıkarılabilirdi. Hoca bunun yerine Fernandesi oyundan almayı tercih etmişti. Bu değişikliğin hemen sonrasında Simaounun üst üste güçsüzlüğünden dolayı top ezmesi " en azından veliyi onun yerine alsaydın dedirtti". Buna hocada kayıtsız kalmadı ve hemen taraftarın "günah keçisi" Holoskoyu sahaya sürdü. Hani şu rakiplerin içinden geçmeye çalıştığı için taraftarların "casper" dediği...
Bursa kanatları o kadar güzel savunuyor ve Edu o kadar güzel defansın arasında kaybolup gidiyordu ki artık gol umudunu şansa yüklemiş bir haldeydik. Bu dakikalarda Q7 rabona yapamayınca rakibe dolama yaparak takımı 10 kişi bıraktı. Artık hesabı istemenin zamanı gelmişti.
Fakat bu durum değişikliği nedense Bursaya inanılmaz bir rehavet yükledi. Hiç ablukaya alamadığımız Bursa ceza sahasına sürekli bindirmeler yapmaya başlamıştık Sidnei cezasahası önlerinde fink atmaya başlamıştı ve İsmailin 2 güzel topunda Sivok ve Holoskonun şanslı vuruşlarıyla kimse ne olduğunu fark edemeden 3 puanı kapıp şehri terketmiştik.
Evet sonuç doğruydu, gidiş yanlıştı belki ama sınav test usulü olduğundan şimdilik yırtmıştık. Hocanın manevra kabiliyetini, takımda yerden yere vurulan isimlerin işlevselliğini, alternatif hücum kabiliyeti kazanmamızın gerekliğini, Edunun Almeida dönene kadar oynamak zorunda olmadığını, Sidneinin 7-8 kilo verirse faydalı bir stoper olabileceğini gördük, not aldık önümüzdeki sınavlara bakıcaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder